Bu yazımızda, biyosistem harikaları su sümbülü ve su mercimeği ile hoş kokusu ve güzel görünümüyle bilinen nilüferden bahsedeceğiz.
Su Sümbülü (Eichornia Crassipes)
Su sümbülü; kökleri su içerisinde, gövde ve yaprakları su üzerinde bulunan, Güney Amerika kökenli bir bitkidir. Ancak bu bitki kısa bir sürede Dünya'nın pek çok yerine yayıldı, hatta akvaryumlarımızda dahi yer edindi.
Peki, bu kadar kısa sürede Güney Amerika'dan ün yaparak yayılıp da evlerimize kadar giren bu bitkinin hikmeti nedir?
Çevre kirliliği 20. ile 21. yüzyılların en büyük sorunlarından biridir. Doğaya maddi amaçla verilen büyük zararların, yine büyük maddi değerlere sahip suni temizleyiciler kullanılarak temizlenmesi bir seçenek olsa da doğadaki mevcut biyolojik sistemlerin kullanılabileceği düşüncesi son yıllarda yaygınlaşmaya başlamıştır. İşte bu noktada, biyosistem harikası bitkilerden birisi olan su sümbülü sahneye çıkıyor.
NASA tarafından Missisippi'de yapılan araştırmalar, su sümbülünün evsel atık sulardan organik maddeleri büyük bir hızla absorplayıp metabolize edebildiğini göstermiştir. Hesaplamalar, evsel atıklarla kirlenmiş bir gölün temizlenmesi için, gölün toplam alanının %30'una su sümbülü ekilmesinin yeterli olduğunu göstermiştir. Florida'daki çalışmaların sonuçlarına göre su sümbülleri; iki gün içerisinde 2.2 milyon litre atık suyun içerdiği azotlu bileşiklerin %80'ini, fosforlu bileşiklerin ise %40'ını atık sudan uzaklaştırmıştır. California'da 6500 nüfuslu bir yerleşim merkezinde su sümbülleri ve su mercimeği ile kurulan arıtma tesisi 1981 yılından beri bölgenin tüm atık sularını arıtmaktadır. Türkiye'de de 2004 yılından beri doğal arıtma işleviyle kullanılmaktadır.
Su sümbülünün uygun sıcaklıkta ( 20 °C üzerinde - keza Süleymaniye Botanik Bahçesi'nde 15°C üzerinde tutulan seralarda bulunmaktadır- ) günde 1/3 oranında büyüyebileceği gözlemlenmiştir. Bu yüksek büyüme oranından ötürü; bir biyosistem harikası olarak görülmediği yerlerde, yaşadığı alanı kapatmasından dolayı taşımacılığı ve balıkçılığı olumsuz etkileyen zararlı bir bitki olarak da görülebilmektedir.
Umarız ki, kirlenmeye devam eden Dünya'mızı temizlemek adına biyosistem harikalarına olan talep bilinçli bir şekilde gün geçtikçe daha da artar.
Nilüfer (Nymphaea sp.)
Nymphaea, Nymphaeaceae (Nilüfergiller) familyasına bağlı bir su bitkisi cinsidir. Cinste Dünya geneline yayılmış, toplam 50 civarı tür bulunmaktadır. Nilüferlerin; kırmızı, pembe, sarı, mavi renkte açan ve çok hoş kokulu çiçekleri olan türleri de vardır. Nilüfer bitkisinin bu çiçeklerinden olgunlaşan meyveleri, bitkinin gövde ve kökleri gibi suyun altında meydana gelir. Bol güneşli ortamları, tatlı ve hareketsiz sularda yetişmeyi seven nilüferlerin bulundukları suyun derinliği 2025 cm'den 11,5 m'ye kadar değişebilir. Bitki havuzda yetiştiriliyorsa havuzun dibine, kumu az ama yeterince organik madde içeren gübreli toprak konulmalıdır. Bir nilüfer bitkisinin kapladığı alan, güçlü oluşuna bağlı olarak 1/4 ile 6 metrekare arasında değişebilir. Nilüferler, rizomlarının (kök gövdelerinin) bölünmesiyle kolayca çoğaltılabilir.
Nuphar cinsiyle yakından ilgilidir ve Nuphar türlerinden farklı olarak daha geniş taçyapraklara sahiptir. Meyvesinin olgunlaşması açısından da farklıdırlar, Nymphaea meyvesi çiçek kapanır kapanmaz suyun altına batarken, Nuphar meyveleri olgunluğa kadar suyun üstünde kalır.
Antik Mısırlılar lotuslara (bu isimle anılırdı) büyük saygı duyarlardı. N. caerulea`nın (Mısır mavi nilüferi) çiçekleri gündüz açılır, hava kararmaya başlayınca da suyun altına batar.
Nilüfer daha çok havuzlarda süs bitkisi olarak yetiştirilir. Lotus bitkisi (beyaz nilüfer), çamurlu ve kirli ortamlarda yetişir. Buna rağmen bitkinin yaprakları sürekli temizdir. Çünkü bitki, üzerine en ufak bir toz zerresi geldiğinde hemen yapraklarını sallar ve toz taneciklerini belli noktalara doğru iter. Yaprağın üzerine düşen yağmur damlaları da bu noktalara doğru yönlendirilir ve buradaki tozları süpürmesi sağlanır. Beyaz nilüferin çiçekleri, yatıştırıcı ve uyuşturucudur.
Sarı Nilüfer kökü homeopatide kullanılır. Zehirli olması nedeniyle dikkatle kullanılmalıdır.
Su Mercimeği (Lemnaceae sp.)
Su mercimekleri çiçekli bitkilerin en küçüğü olup dünyada en hızlı büyüyen sucul bitkilerdir. Bu bitkiler bol ışıklı ortamları severler. Uygun koşullarda 2 günde 2 kat büyüme gösterirler. Uygun olmayan koşullarda nişasta üreterek "turion" denen yapılara dönüşürler. Bu yapıdan enerji eldesi sağlamak amacıyla biyoyakıt üretim çalışmaları devam etmektedir.
Su mercimekleri göllerde ve nehirlerde önemli ekolojik rol oynarlar. Omurgasızlar ve ördekler için önemli besin kaynağıdır, yeşil alg, bakteriler gibi su ortamındaki canlılara yaşam alanı sağlarlar. Aynı zamanda su mercimeği balık ve kümes hayvanlarının beslenmesi amacıyla da kullanılır.
Dünyamızın problemlerinden biri de ekosistemi olumsuz etkileyen su kirliliğidir. Bunun önüne geçebilmek için su mercimeği kullanılabilir;
Su mercimeği amonyak absorbsiyonu ve dentrifikasyonla ortamdaki azot miktarını azaltır. Sudaki azotu kendinde toplayan su mercimeklerinin hasadıyla sularda kirliliğe neden olan maddeler uzaklaştırılır. Aynı zamanda su mercimeğinin fazla miktarda ağır metali absorbe ettiği de bilinmektedir. Bunu kanıtlayan bir çalışmada 1 hektarda 1yılda 1378 kg amonyum, 347 kg fosfor, 441 kg potasyumu gidermiştir. Hızlı büyümesi ve hasadının kolay olması da bu bitkinin çevre kirliliği konusunda zahmet gerektirmeden kullanılır olduğunu göstermektedir.
Feyza DEMİR- Sümeyye BAŞAR- Mustafa MELİKOĞLU
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM