Kanın pıhtılaşma mekanizması, karbonhidrat döngüsü, vücut savunması, zehirli maddelerin metabolizması, karbonhidrat depolanması, çeşitli vitamin ve minerallerin depolanması vb saymakla bitiremeyeceğimiz 500 yakın görevi vardır.
Karaciğer bunu yanında cabuk yenilenebilen adabtasyonu fazlaca olan bir organdır. Hacim itibariyle %60 alınan bir karaciğer tekrar eski haline kısa bir zamanda gelmektedir.
Bunca fonksiyonel ve bir o kadar hünerli olan karaciğerimizin bazı patolojik ve kontamine kaynaklı hastalıkları bulunmaktadır. Vücudun adeta arı gibi çalışan fabrikası olan karaciğer bu patolojik ve viral durumlardan dolayı görevleri aksamakta ve çeşitli hastalıklar oluşmaktadır.
Bunlar;
-siroz
-hepatit A,B,C,D
-karaciğer yağlanması
-karaciğer tümörleri
- hepataselüler kanser
Birkaç belli başlı karaciğer rahatsızlıkları hakkında bilgi aktarmamız gerekirse…
Siroz;
Siroz karaciğerin çeşitli etkenler sonucunda hücresel fonksiyonların bozulması ile başlayan enfeksiyon adından karaciğer doku yapısının bozulması, akabinde karaciğerin görevini yerine getirememesi ile karakterize bir hastalıktır.
Karaciğer üzerinde tahrip edici etkisi olan ilaçlar, vücuda alınan toksin maddeler, virüsler, bakteriler ve özellikle alkol karaciğerde hücresel ve dokusal yıkıma yol açarak karaciğerde patolojik bir durum olan siroza sebebiyet vermektedir.
Siroz yukarıda bahsi geçen kademeleri kapsamaktadır. Karaciğer meydana gelen bozulma sonucu görevini yerine getiremez hale gelir. Barsaklardan ve mideden gelen damarlar debi karaciğere giremez hale gelir. İlk geçiş etkisi azalmaya buda vücuda alınan toksinlerin elimine edilmeden vücuda alınması söz konusu olur. Buda vücutta farklı reaksiyonlara yol açabilmektedir.
Siroz un nedenlerini saymak gerekirse başta alkol tüketimi gelmektedir. Çünkü alkol ün elimine edilmesi ve vucudtan uzaklaştırılması karaciğer tarafından yapılmaktadır. Bu işlemi yaparken karaciğer büyük bir efor sarfeder. Ve hücreler bu eliminasyonu yaparken dejenere olur ve alkol etkeni devam ettiği sürece bu dejenerasyon devam eder.
Sirozun belirtileri şunlardır;
#halsizlik, güçsüzlük, kaslarda erime
#iştahsızlık
#göz ve ciltte sarılık
#bulantı ve kusma
#karında sıvı birikimi
#kol ve bacaklarda çürükler
#kaşıntı
#şuur bulanıklığı
#karakter değişimi
#uyku bozukluğu
#konuşma, düşünce akışın ve şuur bozukluğu
#koma
Siroz’un teşhisi ve tedavisi ilk aşamada kişinin kendi tarafından farkına varılmaz. Genellikle yapılan rutin analiz ve araştırmalar sonucu ortaya çıkar. Bu sebeple karaciğer sağlını koruma adına yapılan kan, idrar vb tahliller incelenirken karaciğerin metabolizma ürünlerinin değerlerine dikkat edilmelidir.
Siroz un tedavisi ; birkaç aşamada gerçekleşir.
Siroz hastalığının en önemli aşaması sirozun sebebine yönelik tedavi oluşturmaktır. Yapılan tedavi karaciğer hasarının artmasını önlemeye yöneliktir. Hasara uğrayan karaciğer dokusunun eski haline dönmesi beklenmez.
Siroz hastalığında ilk olarak her harikulade alkol kesilmeli, virütik bir durum varsa (hepatit B,C vb) antibiyotik ve antiviral ilaçlar kullanılarak karaciğer hasarı engellenmiş ve karaciğer nakli geciktirilmiş olur.
Siroz da son aşama ise komplikasyonların engellenmesidir.
-su toplanmasını engellemek için
Diüretik kullanılır.
Diyetler tuzsuz yapılmalıdır.
-Karacğer yetersizliğinden dolayı toksinlerin elimine edilmemesi;
Diyet ağır olmamalı ve toksin miktarı fazla olan karaciğeri yoran maddelerden kaçınılmalıdır.
Siroz hastalığında kesin çözüm karaciğer naklinin yapılmasıdır.
Karaciğer Yağlanması
Karaciğerde aşırı derecede yağ birikmesi sonucu oluşan karaciğerin büyüyerek portakal rengi alması durumudur.
Karaciğer yağlanmasının sebebi hücrelere insülin yardımıyla giren kan-doku glukozu değişim sisteminde gelen aksaklıklardır.
İnsülin direnci yada herhangi bir sebeple kanda bulunan glikozun hücrelere girememesinden dolayı kan şekerinin artması. Artan kan şekeri sonucunda da karaciğerin bu kandaki glukozu bünyesinde depolayarak yağlanma meydana getirmesidir.
Bunun sebepleri iki ana başlık altında toplanabilir
1-alkole bağlı olan karaciğer yağlanması
2-alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması
Karaciğer Tümörleri;
Karaciğer tümörleri iyi huylu ve kötü huylu olmak üzere iki gruba ayrılır. Bu tümörlerden iyi huylu olanlar karaciğerden kolaylıkla alınabilmektedirler ve tedavileri mümkündür. Fakat teşhisleri zordur, genellikle tesadüfen farkına varılmaktadır.
Kötü huylu olan Maling karaciğer tümörleri ise ölümcül olabilmektedir.,,
Tümörler karaciğerde bulundukları yerler göre de farklı sorunlara yol açabilmektedirler. Tümörler eğer safra kanalı yakınlarında bulunuyorsa bu yolları tıkar bunun sonucunda ise sarılık ve kaşıntı oluşur. Eğer karaciğer damarlarına yakınsa burada baskı oluşturmasından dolayı karın ağrısı, karında şişme, su toplanması meydana gelir
Maling (iyi huylu) ve benign (iyi huylu) karaciğer tümörlerinin ayırt edilebilmesi için çeşitli teşhis yolları vardır bunların mekanizması çevresel dokularla olan ilişkileri ve metabolizma ürünlerine bakılarak anlaşıla bilinir.
Teşhisin zor yapıldığı durumlarda ise biyopsi ile doku örneği alınarak, karaciğerde iyi/kötü tümör varlığı anlaşılır.
Muhammed Harun BAYRAM
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM