"Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin tamamen YÖK Kanunu'na tabi olacağını belirten Erdöl, bu kapsamda, devlet hastanesinde çalışan bir kişinin doçent ya da profesör unvanı almak için bir başka üniversite hastanesine gitmek zorunda kalmayacak"
TBMM (AA) - HDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani, insanların dinlenme kaygısı yaşamaması için öncelikle kişisel verileri koruma yasasının çıkarılması gerektiğini belirtti.
TBMM Genel Kurulu'nda, "torba kanun teklifi" üzerinde görüşmeler başladı.
Teklifin tümü üzerinde HDP Grubu adına söz alan Hakkari Milletvekili Adil Zozani, teklifteki TİB düzenlemesini eleştirdi. Zozani, söz konusu düzenlemenin, Anayasa Mahkemesi'nden geri döneceğini savundu. Zozani, "Sizler bu ülkede insanlar huzur içinde yaşasın istiyorsanız, 'dinlenme kaygısı yaşanmasın' diyorsanız, öncelikle kişisel verileri koruma yasasını getirin" dedi.
Yeşilay ve Kızılay ile ilgili düzenlemeleri de eleştiren Zozani, "Ülkede bir vakıf var ve yöneticilerinin kim olduğu bilinmiyor. Ama bu vakfa yasada ayrıcalık tanınıyor. Uzun süredir Türkiye'nin bildiği bu vakfın yöneticileri kim, bilmek istiyoruz. Şeffaflıkta fayda var" diye konuştu.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, "torba kanun" uygulamasını eleştirdi. Akçay, yapılan açıklamalardan, "torba kanun" uygulamasına hükümetin de karşı olduğunun anlaşıldığını, ancak buna rağmen AK Parti milletvekillerinin bu uygulamayı sürdürdüğünü ifade etti.
Erkan Akçay, "Yasa yaparken, anayasa ve içtüzükten ayrılamayız. Yasalar bunlara göre hazırlanmalı. Ancak bu teklifte anayasaya aykırı düzenlemeler var. Torba kanun toplumsal ihtiyaçlardan ziyade, kişisel çıkarları hedef alan düzenlemeler içeriyor. Hükümet üzerinde bazı vesayet odaklarının iradesini yansıtıyor bu yasalar" dedi.
CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli de "torba kanun" uygulamasını eleştirdi. Türeli, söz konusu teklif ya da tasarıların Genel Kurul'da "temel kanun" olarak ele alınmasına da karşı olduklarını dile getirdi.
Teklifte kurulması öngörülen Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne ilişkin düzenlemeye değinen Türeli, "İki çeşit üniversite vardır. Biri devlet diğeri vakıf üniversitesi. İkisinin de organları bellidir. Bu üniversite ise hem devlet üniversitesi hem de mütevelli heyeti var. Bu anayasaya aykırı. Sağlık Bakanı'nın güdümünde bir üniversite kuruyorsunuz. Anayasada tanımlanmayan bir yapı oluşturuyorsunuz" diye konuştu.
AK Parti Ankara Milletvekili Cevdet Erdöl, partisinin iktidarı döneminde sağlık alanında yapılan hizmetleri anlattı. Erdöl, hem sağlık hizmetlerinin hem de sosyal güvencenin güçlendirildiğini, Türkiye'nin, her iki alanda da güçlü konuma ulaşan nadir ülkelerden olduğunu kaydetti. Erdöl, 2002 yılı öncesinde ambulansla bir yerden başka bir yere gitmenin bile güç olduğunu, ancak şimdi hava ambulansları kullanıldığını ifade etti.
Teklifle kurulması planlanan Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin tamamen YÖK Kanunu'na tabi olacağını belirten Erdöl, bu kapsamda, devlet hastanesinde çalışan bir kişinin doçent ya da profesör unvanı almak için bir başka üniversite hastanesine gitmek zorunda kalmayacağını, bulunduğu yerde bu unvanlara erişme şansının olacağını söyledi.
Erdöl, ayrıca ebelerin de hemşireler gibi yüksek lisans, doktora yapma imkanına kavuşacaklarını, öğretim üyesi olabileceklerini kaydetti.
Kızılay ile ilgili düzenlemeye de değinen Erdöl, "Kızılay, yardımla beslenen, marka olmuş bir kurumumuz. Ancak yaptığı insani yardım faaliyetlerinde vergi ödüyor. Kızılay'ı bunlardan kurtarmamız lazım" dedi.
Erdöl, konuşmasının sonunda, yasama döneminin tamamlanmasına az bir süre kaldığını, Genel Kurul'daki son konuşmasını yaptığını belirterek, milletvekillerine veda etti.