Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 24 Ocak’ta piyasada sadece 8 ilacın bulunmadığını açıkladı. Buna karşın İstanbul Ecza Odası dün itibariyle ‘108’ ilacın olmadığını belirterek, bir liste yayınladı. Biz de kafaları karıştıran ‘yok listesi’ konusunu Türk Eczacıları Birliği Genel Sekreteri Harun Kızılay’a sorduk. Kızılay, TEB olarak kamuoyuna en doğru bilgiyi vermek, sansasyon yaratmamak için, önce araştırma yapıp sonra konuştuklarını vurguladı.
“İHBAR EKRANI AÇTIK”
Mart 2013’ten beri Türkiye genelinde 24 bin eczanenin ulaşabildiği ve yok ilaçların girildiği bir ‘ihbar ekranı’ oluşturduklarını anlattı. Kızılay, “Bu sistem şöyle çalışıyor; hasta hekimin yazdığı reçete ile eczaneye geldiğinde, eczacı ilacın depoda da olmadığını teyit ettikten sonra bizim ihbar ekranına kendi şifresiyle giriş yapıyor. Yok ilacın kodu ile hekimin diploma tescil numarasını yazıyor. Biz eczacılardan gelen bu ihbarları yani yok ilaçların gerçekten olup olmadığını ecza depolarından da teyit ediyoruz. Ardından her Perşembe akşamı düzenli olarak, elektronik ortamda, bu listeyi sağlık bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbı Cihaz Kurumu Başkanlığı’na bildiriyoruz” dedi.
135 İLAÇ ÜRETİLMİYOR, 76 İLAÇ YOK
Son veriler ışığında Mart 2013-Şubat 2014 döneminde 135 kalem ilacın çeşitli nedenlerle üretilmediğini tespit ettiklerini belirten Kızılay, 76 kalem ilacın ise gerçekten piyasada bulunmadığını açıkladı. Eşdeğeri, muadili de olmayan ilaçlara ‘yok ilaç’ dediklerini vurgulayan Kızılay, “Muadili varsa biz buna ‘yok’ diyemeyiz” dedi. Kızılay, 76 ilacın 18’ini sistemik antibiyotiklerin, 14’ünü kalp-damar ilaçlarının, 12 tanesini kanser ilaçlarının, 6 tanesini de mide-bağırsak sistemi ve metabolizma ilaçlarının oluşturduğunu söyledi.
DOKTOR YENİ İLAÇ DENİYOR
Bu 76 ilaca ulaşamayan hastaların ne yaptığı, sorumuza ise Kızılay, doktorun başka grup ilaçlarla sorunu çözmeye çalıştığını ancak özellikle kronik hastalıklarda hastanın alıştığı ilaçla devam etmesinin önemine dikkat çekti. “Yeni ilacı denerken, bazı yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Doz ayarlamasında soranlar yaşanabiliyor özetle hastanın yaşam kalitesi bozulabiliyor. Bu nedenle kendi ilacını bulabilmesi çok önemli” dedi.
KEMER FAZLA SIKILDI, SEKTÖR SOLUNUM YETMEZLİĞİNE GİRECEK
Bu ilaçların dünyada bulunurken, Türkiye’de bulunmamasının ilaçta uygulanan fiyat ve kur politikasından kaynaklandığını belirten Kızılay, “Avro kuru 2009 yılında 1.95 olarak belirlendi ama şuanda 3 lirayı geçti. Siz zarar edeceğinizi bile bile bu fiyattan üretir misiniz ya da ithal eder misiniz? Firmalar da ya üretmiyor ya da ithal etmiyor. Kemer çok fazla sıkıldı sektör solunum yetmezliğine girecek. Eğer bu politika gözden geçirilmezse diğer ilaçlarda da benzer sorunların yaşanması an meselesi” dedi.
HÜRRİYET
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM