Soya fasulyesinin %18-26 oranında sabit yağ taşıyan tohumlarından soğuk presleme yöntemi ile değerli sabit yağı elde edilir.
Soya yağının yapısında Soya-Lesitin, Fosfolipidler ile Fosfaditilkolin’in karışımı şeklinde bulunur.
Yunanca yumurta sarısı manasına gelen lesitinin günümüzde en çok kullanılan kaynağı soya fasulyesidir. Karaciğerde üretilmekle birlikte yumurta sarısında da yer alan lesitin ilk defa 1850 yılında ayrıştırılmıştır.
Soya yağının içerisindeki Omega-3 yağ asidine bağlı lesitin miktarı %3’ten az değildir. Molekül yapısında fosfor ve azot taşıyan lesitin, beraberinde bir miktar izoflavon bileşiğine de sahiptir.
Lesitin doğal yolla alındığında, vücut direncinin arttırılması, nöroasteni gibi durumlarda beyin ve sinir sisteminin desteklenmesi, ayrıca karaciğer sirozunda da karaciğeri onarıcı yararları olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Beynin %85 kadarını oluşturan gri madde lesitin yapılıdır. Hücrelerin çeperlerinde gerçekleşen seçimli madde giriş ve çıkışlarında bu madde rol oynamaktadır. Lipotropik özellikte olması nedeniyle karaciğer onarıcıdır. Alkol kullanımında toksinlere ve virüslere bağlı olarak ortaya çıkan karaciğer yağlanması ve karaciğer yorgunluğu gibi semptomları giderici özelliğe sahiptir.
Ayşe Esra GÜLER
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM