Pek çok pandemi yaşadık, ilginç olan da bunların sıklığının artmasıydı. Geçmişteki yıllara bakınca bu sıklıkta pandemi yaşanmadığını görürüz.
Domuz gribi, kuş gribi vs. derken birçok varyasyonuyla tanıştığımız Covid enfeksiyonları…
Pandemide üretilen o kadar çok kaos senaryosu vardı ki eş zamanlı olarak da korku pandemisi harekete geçiriliyordu.
Acaba çok uluslu bir şirketin saldırısı altında mıyız, yoksa kötü niyetle üretim yapılan bir laboratuvardan sızan virüsler mi?
Say sayabildiğin kadar. Bu söylemlerden etkilenmemek mümkün değildi. Yolda yürürken aniden devrilip ölen insan görüntüleri hala hafızamda… Sanki bir biyolojik savaşın içindeydik ve ülkemiz olası böyle bir savaşta oldukça savunmasızdı.
Ne derler; kötü düşünceleri olmayan insanların, bunlara karşı bir savunma silahı geliştirmesine gerek yoktur, çünkü onlar hep iyi şeyler düşünür, iyi şeyler yaparlar.
Biz de Cenâb-ı Allah’tan kötüyle karşılaştırmamasını diledik, oysa Cenâb-ı Allah’a göre önce eşeğimizi sağlam kazığa bağlamamız gerektiğiydi, bu da bizi bir takım tedbirler almaya mecbur kılıyordu, yoksa kötülerin elinde oyuncak olmak işten bile değildi.
Bütün bu satırları bizler de kötü olalım diye yazdığımı sanmayın, insan yararına, insanlık faydasına yapılacak o kadar çok şey vardı ki. Bize düşen de o faydalardan birini insanlığın yararına sunmaktı.
Biyoteknoloji oldukça pahalı bir teknolojiye sahip olduğu için, çok az sayıdaki biyoteknolojik ilaç bile konvansiyonel ilaçlarımızın kat be kat üzerinde bir değere tekabül ediyordu. Hal böyle iken Biyoteknoloji konusunda atılacak adımlar, kaydedilecek küçücük bir gelişme bile bize çok büyük ölçülerde ekonomik kazanımlar sağlayabilecekti.
Hükümet erkanının tam da pandemiye denk gelen sıralarda, hayata geçirdiği Şehir Hastaneleri ve sağlıkla ilgili aldığı tedbirler sayesinde, pandemiyi en az zararla atlatan ülkelerden olduk.
Her zaman böyle bir şansımız olmayabilirdi. Dolayısıyla kendi şansımızı kendimiz oluşturmalıydık.
İşte yıllar önce İVEK tam da böyle bir boşluğu doldurmak için harekete geçti. Uluslararası boyuttaki Biyoteknoloji içerikli kongreler düzenlemeye başladı. Başlangıçta sempozyum boyutundaki Biyoteknoloji etkinlikleri şimdi uluslararası boyuta taşıyarak Türkiye adına düzenlemek gibi ağır bir sorumluluğun altına girdi.
BIO TÜRKİYE ismi işte bu başlangıçla doğdu. Kasım 2023 tarihinde İstanbul’da yapılacak olan 3. BIO Türkiye Organizasyonumuz içeriğinde çok güçlü öğeler içeriyor ve coğrafyamızda büyük bir boşluğu doldurarak, bölgemiz sağlık geleceğine büyük bir katkı sunacak ve İnşallah alanının bir numarası olacaktır.
BIO Türkiye - Uluslararası Biyoteknoloji Kongresi
BIO Türkiye - StartHUB
BIO Türkiye – BIOSphere
Ana başlıkları altında birçok yeniliğe önderlik edecektir.
Örtüsünü Biraz açalım derseniz, altından;
-Nano Biyoteknoloji
-Gen Tedavisi ve Gen Taşıyıcı Sistemler
-Sağlıkla İlgili Biyoteknolojik Ürünler
-Biyoteknolojik İlaçların Formülasyonuları
-Biyoteknolojik İlaçların Üretimi
-Biyoteknolojik İlaçlarda Preklinik ve Klinik Araştırmalar
-Biyoteknolojik Aşılar
-Biyoteknolojik İlaçlarda Ruhsat ve Patent
-Biyoteknolojide Medikal İnformatik, başlıkları çıkacaktır…
Virüslere, bakterilere tedavi etme yeteneğinin kazandırılabildiği, insan vücudunun kendi sistemlerinden yararlanılarak haberleşme ağı vasıtasıyla, istenen organ ya da dokuya istenen mesajın yollanmasının mümkün olduğunun anlaşıldığı bilimsel çalışmaların sonucunda, akıllara durgunluk verecek gelişmelerin her an kapımızı çalabileceğinin anlaşıldığı günlerdeyiz.
Biz de ülkemizin ufku açık insanlarına zemin ve imkan sağlayacak bu kongremizle, neler yapabileceklerine şahit olmak istedik. Başka ülke insanlarıyla yarışacak, onlara ilham verecek, onları ilham kaynağı olarak kullanabilecek genç dimağlarımızı, ortada çaresiz ve başı boş bırakamazdık.
Son derece değerli bilim adamı ve bilim kadınlarımızla uygun vasatı sağlayacak, gerekli alt yapıyı düzenleyecek, yasa koyucuların dikkatini çekerek, bu konudaki erklerin harekete geçmesini sağlayacak bir organizasyon ile sınırları aşmak istiyoruz. Bugüne kadar yaptıklarımız bir nüve de olsa, bundan sonra yapabileceklerimiz hakkında fikir verecektir.
İVEK Yönetim Kurulu; gönüllüleriyle, hayatını bilime adayanlarla, gecesini gündüzüne katarak çalışmaktadır. Yaptıkları o kadar büyük işleri, onca işlerinden zaman çalarak hayata geçirmektedirler. Tam bir vakıf teslimiyeti ve anlayışıyla hareket ederek, gelecek nesillere bir şeyleri miras bırakabilmenin kaygısını, telaşını yaşıyorlar. Haftalar, aylar ve yıllar süren bu titiz çalışmaların semerelerini kendileri almak yerine, gelecek nesillere miras olarak bırakmak arzusundadırlar. Aralarında olmam kendime paye çıkarmak gayesiyle bu satırları bana yazdırmadı, onların öz verili çalışmalarını görüp tanık oldukça, bütün yaptığım, hayranlık ve gıpta ile imrenerek, karınca kararınca katkı sunmaya çalışmaktan ibarettir.
Onlara katılmak ister misiniz?
Hadi gelin, sizler de bu taşın altına elinizi koyun. Ülkemizi geleceğin hayal bile edilemeyen ufuklarına uçuralım.
Sonsuz muhabbetlerimle…
İşl. Uz. Ecz. İbrahim YAVUZ
eczanetillo@gmail.com
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM