Sağlık Bakanlığından, kurban etlerinin, kesinlikle çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemesi, bazı zoonoz hastalıkların çiğ veya az pişmiş etlerin yenmesiyle bulaştığının akıldan çıkarılmaması gerektiği uyarısında bulunuldu.
Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, dini bayramların, tüm aile bireylerini bir araya toplayan, sevgi ve mutluluğun göstergesi olarak simgelenen geniş sofraların kurulduğu günler olduğu anımsatıldı.
Kurban Bayramı'nda, geleneklerden olan tatlı, şeker tüketimine ek olarak kırmızı et tüketiminin miktarının ve sıklığının arttığına işaret edilerek, bu dönemde şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri istendi. Kurban Bayramı'nda, sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli alınmasına her zaman özen gösterilmesi gerektiğine dikkat çekildi.
Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için kalp-damar hastalığı, diyabet ve yüksek tansiyonu olan kişilerin bayramda yağsız veya az yağlı etleri tercih etmesi ve aşırıya kaçmaması gerektiği vurgulandı.
Kurban eti nasıl tüketilmeli?
Bakanlığın açıklamasında, etlerin sindirimi zor olan besinler olduğu belirtilerek, şu bilgilere yer verildi:
"Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açar. Özellikle mide-bağırsak hastalığı olan kişiler, kurban etlerini hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra, haşlama veya ızgara gibi yöntemlerle pişirerek tüketmelidir. Genel olarak sakatat tüketimi de artmaktadır. Özellikle kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler sakatat tüketiminden kaçınmalıdır."
Kurban Bayramı'nda, etin tüketim miktarının yanı sıra pişirme yöntemlerine de dikkat edilmesinin önemine işaret edilerek, etlerin pişirilmesinde kızartmalardan kaçınılması gerektiği, çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi çeşitli kanserojen maddelerin oluşumuna neden olabileceği için tercih edilmemesi önerildi.
"Ete ilave yağ eklemeyin"
Etlerin tek başına değil de sebzelerle birlikte pişirilmesi veya tüketilmesinin, besin çeşitliliğinin sağlanması açısından sağlıklı bir yöntem olduğu, etle yapılan yemeklerin kendi yağıyla pişirilmesi ve ilave yağ eklenmemesi gerektiği belirtildi.
Özellikle kuyruk yağı veya tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılması gerektiği ifade edilerek, etlerin ızgarada pişirilirken, etle ateş arasındaki uzaklığın eti yakmayacak ve kömürleşme sağlamayacak şekilde ayarlanması gerektiği vurgulandı.
Zoonoz olarak adlandırılan bazı hastalıklara dikkat
Açıklamada yer alan diğer uyarılar şöyle:
"Yüksek ateş yüzeydeki proteinleri birdenbire katılaştırır ve ısı etin iç kısmına ulaşamaz. Etlerin iç sıcaklığı en az 75 derece olmalıdır. Çok yüksek ısı, etin dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak besin öğesi kaybını artırır. Kurbanlığınızın satın almadan önce veteriner kontrolünden geçtiğinden emin olmalısınız. Uygun kesim şartlarının sağlanması sağlık açısından önemlidir. Hayvanlarda görülen ve zoonoz olarak adlandırılan bazı hastalıklar insanlara bulaşabilmektedir. Bunlardan kist hidatik, toksoplazmozis, teniyoz, brusellozis, şarbon ve verem gibi hastalıklar ülkemiz açısında önem arz etmektedir. Ancak, bu hastalıkların birtakım basit kuralları uygulamakla önlenebileceği de unutulmamalıdır.
Özellikle Kurban Bayramlarında çok sayıda hayvanın kesilmesi, kesim öncesi ve kesim sonrası gereken kontrol ve hijyen kurallarına dikkat edilmemesi, kesilen hayvanlara ait etlerin tüketiminde saklama, hazırlama, pişirme gibi gerekli hassasiyetin gösterilmemesi birçok zoonoz hastalığın yayılmasına zemin hazırladığı gibi çok sayıda insanımızın da bu hastalıklara yakalanmasında neden olabilmektedir. Etler, kesinlikle çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemeli, bazı zoonoz hastalıkların çiğ veya az pişmiş etlerin yenmesiyle bulaştığı akıldan çıkarılmamalıdır. Hayvanların kesilmesi, yüzülmesi, karkasın parçalanması, etin nakli, muhafazası, pişirilmesi ve tüketime sunulması aşamalarında kişisel hijyen kuralları ihmal edilmemelidir."
Etleri çabuk çözdüren yöntemlere karşı uyarılar
Kesilen etlerin korunması ve saklanmasının insan sağlığı açısından önemine vurgu yapılan açıklamada, etlerin büyük parçalar şeklinde değil, birer yemeklik olacak şekilde küçük parçalara ayrılarak buzdolabının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanması gerektiği belirtildi. Bu şekilde hazırlanan etlerin, buzlukta eksi 2 derecede birkaç hafta, eksi 18 derece derin dondurucuda ise daha uzun süreyle saklanabileceği kaydedildi.
Etlerin dondurulduktan sonra tekrar çözülmesinin bazı mikroorganizmalar için üreme ortamı oluşturmasının sağlığı tehdit ettiği, bu nedenle çözünen etin hemen pişirilmesi ve tekrar dondurulmaması gerektiği aktarıldı.
Derin dondurucuda saklanan etin, buzdolabının sebzelik kısmının üstüne konularak çözülmesinin beklenebileceği hatırlatılarak, "Etin çabuk çözülmesi amacıyla uygulanan kalorifer, soba üzerinde çözünme, oda sıcaklığında bekletme gibi yöntemler, insan sağlığı açısından tehlikeli sonuçları da beraberinde getirmektedir. Et hazırlamada kullanılan kesme tahtalarında çiğ sebze ve meyveleri doğrama işlemi yapılmamalıdır. Bayramlarda da yeterli ve dengeli beslenme ilkelerine uygun miktarda et tüketirken çeşitlilik yaratmak için diğer besin grupları olan süt grubu, ekmek grubu, sebze grubu ve meyve grubu ile aynı öğünde birlikte tüketmeye özen gösterilmelidir" önerilerinde bulunuldu.
Kaynak: DHA
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM