İlaç Ve Eczacılık Kurumu Derneği’nin geleneksel aylık Kahvaltı toplantı 30.05.2012 tarihinde yapıldı. Bu toplantıdaki misafirimiz Aksu Vital Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Yunus Aksu idi.

Toplantıda Aksu Vital Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Yunus Aksu ile bir araya gelen eczacılarımız güncel konularla ilgili fikir alışverişinde bulundular.

Bu görüşmede aldığımız bazı bilgiler şunlardır:

Biz Üründe Doğallığa Önem Verdik

Ürünlerde doğallığa önem verdik. Yaptığımız ürünler en iyi ve en değerli olabilmeli diye yola çıktık. Bu misyonumuzu başından beri korumaya çalışıyoruz. Olanca imkânımızla bu yolda ilerlemeye gayret ediyoruz.

Yaptınız İş Sevgi İşi Olmalı

İnsan yaptığı işi severek yapmalı, sevgi işi yapmalı. Katıldığım bir toplantıda, istediğiniz parayı teklif ederlerse, şirketinizin ne kadarını satarsınız dediklerinde, önce hepsini satabilirim diye düşündüm. Lakin sonra o parayla ne yaparsınız diye sorduklarında kendimi yine aynı işi yaparken buldum. O gün anladım demek ki, ben işimi seviyorum. Ve bir karar verdim. Bundan sonra şikâyet etmeden en iyisini yapmayı hedefleyerek, bu istikamette çalışmaya karar verdim. Başarıyı getiren en önemli etken, yaptığın işte mutlu olmaktır, bu kesin doğru bir gerçek. Kendi mutluluğunuzda yeterli değildir, çalışanların da mutlu olması lazım. Aslında bu da yeterli değildir, ürünleri tüketenlerin, hatta üretimde kullandığın malzemeleri temin ettiğin kimselerin de mutlu olması lazım. Kısacası yaptığınız işte temas kurduğunuz herkesin mutluluğu başarınız açısından önemlidir.

Başında Bulunduğunuz Birimi Yönetirken Evrendeki Sürekliliğe Ayak Uydurun

Felsefede iki şey vardır. Oluş ve bozuluş. Evrende bir devri daim var, sürekli bir yaratma var. Evrenden hareketle diyebiliriz ki bir işletme de bir organizma ise şayet, süreklilik ve yenilik sağlamak gerekir. Aksi halde en yeni gördüğün şeyler bozulmaya mahkûmdur. Aynı işi yaparken diğer yandan da aynı işte değişimi olanca hızıyla yakalamak gerekiyor. Pergel misali bir ayağınız sabit bir yerde karar kılmışken, diğer ayak sürekli olarak devinim halinde olmalıdır. Evrendeki bu düzeni kendi yönettiğiniz organizmanın bünyesine de uygulayabilirseniz, iyi bir istikrar yakalarsınız.

İnsan Doğalı Kaybettikçe, Onu Talep Edecek

Şehirleşme arttıkça kirlenme de artıyor, doğalı kaybediyor. İnsan fıtrata uygun hareket etmedikçe dokunduğu her şeyi bozuyor. Pozitivist ve materyalist zihniyet aslında gittiği yere yıkım götürüyor. Teknoloji beraberinde bozulmayı getirmeye devam edecek. Zenginleşme arttıkça modern insan hazlara dönük bütün tasavvurlarını buraya merkezlediği için, doğallığa olan taleple bu gediği tamamlamaya çalışacaktır. Alım gücü artan insanlar doğalı tercihte tereddüt etmeyecektir.

Eczacı Bu Pazarda Konumunu Geri Kazanmalı

Eczacılık sektörü de kendi kurgusunda doğallıktan pay alma, kendini bununla temsil etme misyonunu yüklenirse şayet, o nispette geleceği de yakalamış olacaktır. Eczacılık gıda takviyelerine belli bir süre alakasız kaldı ve de bu ürünler mecrasını aktarlarda buldu. Eczacı bu alana sahip çıkarsa devlet gibi, medya gibi herhangi bir yaptırıma gerek kalmadan bu alan eczacının kontrolüne girecektir. Eczacı piyasada güvenilir bir pozisyondadır ve bunu değerlendirmesi gerektiğini düşünüyorum.

Doğala Olan Saygıyı Koruyalım

Bitkisel takviye piyasası doğal ellerde kalmalıdır. Doğala olan saygıyı bozmamak lazım gelmektedir. Ayrıca ürüne yüklenen değeri abartmamak gerekir. Sonra ürüne olan güvenin kaybolması bütün sektörün ortak sorunu olur. Buna müsaade etmemeliyiz.

İVEK DERNEĞİ / ÖZEL RÖPORTAJ