Prof. Dr. Polatlı, doğum günü pastası üzerinde yer alan mumların kişinin yaşını gösterdiğini, mum üflemek kadar basit bir test olan solunum testinin ise akciğerlerin gerçek yaşını ortaya koyabileceğini belirtti. KOAH'ın ilerleyici ve tam olarak geri dönüşümü olmayan bir akciğer hastalığı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Polatlı, hastalığın, akciğerlerin öngörülenden daha erken sürede yaşlanması olarak ifade edilebileceğini anlattı.
Tütün ve tütün ürünleri ile bazı mesleklerde karşılaşılan toz, duman ve evlerde kullanılan odun, tezek gibi yakıtlardan çıkan dumanın solunması durumunda, akciğerlerin iltihaplanarak yaşlanmasını kolaylaştırdığını kaydeden Prof. Dr. Polatlı, KOAH'ın havayollarını daralttığını, solunumu güçleştirdiğini, kronik bronşit, amfizem gibi klinik tablolara neden olduğunu vurguladı.
''KOAH tedavi edilebilir ve önlenebilir bir hastalık"
Prof. Dr. Polatlı, KOAH'ın tedavi edilebilir ve önlenebilir bir hastalık olduğuna, hastalık erken dönemde saptandığında, akciğerin daha fazla zarar görmesinin engellenebileceğine işaret etti. Hastanın, kendini daha iyi hissetmesini sağlayacak önlemler almanın mümkün olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Polatlı, şöyle konuştu:
''Uygun tedaviler ile yaşam kalitenizi artırabilirsiniz. Türkiye'de 40 yaş üstü bireylerde, KOAH sıklığı yüzde 20 dolayındadır. Bir diğer ifade ile toplumda 40 yaş üstü her 5 kişiden birisinde KOAH vardır. KOAH'lı hastaların ise yalnızca yüzde 8,4'ünün doktor tarafından tanı aldığı gözlenmiştir. Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH'lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir.
Gelişmiş ülkelerde de tanı almış KOAH'lı hasta oranı yüzde 25-40 arasındadır. KOAH en önemli ölüm nedenleri arasında, dünyada 4. sırada ve Türkiye'de 3. sıradadır. Son 30-40 yılda KOAH'dan ölümler giderek artmıştır. KOAH'la ilişkili ölümlerdeki artışta, sigara içme salgınındaki artış ve özellikle gelişmekte olan ülkelerde toplumun yaş yapısındaki değişiminin büyük etkisi vardır.''
Dünyada giderek artan akciğer hastalıklarına dikkat çekmek amacıyla 2010 yılının, ''Akciğer Sağlığı Yılı'' olarak ilan edildiğini hatırlatan Prof. Dr. Polatlı, bu yıl 17 Kasımda gerçekleştirilecek Dünya KOAH Gününün dokuzuncusu kapsamında, KOAH bilincinin verilmesi için hekimler, kamu yetkilileri ve ulusal örgütlere birlikte çalışma çağrısı yapılacağını kaydetti.
Prof. Dr. Polatlı, ''Halkın ve sağlık hizmeti veren toplulukların KOAH'a bağlı yakınmaların farkında olmasının sağlanmasıyla, yakınması olan kişiler uygun tedavi alacak ve akciğerlerinin daha fazla kötüleşmesi önlenecektir. Böylece KOAH nedenli ölümler, KOAH'a bağlı hastaneye yatış sayısı ve gelişen yeni KOAH vakası oranı da azalacaktır'' dedi.
KOAH'tan korunmak için öneriler
KOAH'tan korunmak için öncelikle sigara ve benzeri tütün ürünlerini kullananların, alışkanlıklarını bırakması gerektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Polatlı, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Doktorunuzdan tütün bağımlılığından kurtulmanız konusunda yardım isteyin. Evinizden sigara dumanını uzak tutun. Hastalığınız ile ilgili doktorunuzun verdiği ilaçları düzenli kullanın. Yılda en az 2 kez sağlık kontrollerinizi yaptırın. Kullandığınız ilaçları doğru şekilde kullanıp kullanmadığınızı doktorunuza sorun.
Grip aşısı konusunda bilgi alın. Nefes almanızı zorlayacak tozlu, dumanlı ortamlardan uzak durun. Isınma veya pişirme amacıyla içerde keskin veya dumanlı bir hava oluştuysa kapı ve pencereleri açarak bulunduğunuz ortamı havalandırın. Vücudunuzu güçlendirmek için yürüyün, düzenli egzersiz yapın, sağlıklı yiyecekler tüketin. Hastalığınız, bir çok işi yapmanıza engel olacak düzeyde ağırsa, yaşamınızı mümkün olduğunca kolaylaştıracak önlemlerinizi alın. Mutfakta, banyoda, yatak odanızda ihtiyaçlarınızı kolay ulaşılabilir yerlere koyun.''
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM