Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Feramuz Özdemir, Türkiye'nin biyomedikal ürünlerde dışa bağımlı olduğuna dikkati çekerek, ''Biyomedikal ürünler, mühendislik ile tıbbın izdivacının çocukları. Ne yazık ki bu alanda Türkiye'den dış ülkelere ciddi bir para kaçağı söz konusu'' dedi.
Prof. Dr. Feramuz Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gelişen teknoloji sayesinde pek çok hastalığın, geliştirilen cihazlar sayesinde çok daha hızlı ve doğru şekilde tespit edilebildiğini söyledi.
Tıp alanında teşhis ve tedavi sürecini hızlandıran bu cihazların, ''biyomedikal'' olarak tanımlandığına dikkati çeken Prof. Dr. Özdemir, tahlillerden görüntülemeye her alanda biyomedikal ürünlerin kullanıldığını kaydetti. Özdemir, biyomedikal sektörünün gücünün ülkeleri saygın konuma getireceğini, üniversiteler ve bilim insanlarını ise güçlendireceğini vurguladı.
Türkiye'nin son 10 yılda sağlık turizmi alanında yakaladığı gelişmenin altını çizen Özdemir, kendi ülkelerinden daha kaliteli ve ucuz sağlık hizmetinin verildiği Türkiye'ye çok sayıda yabancı hasta geldiğini anlattı.
Prof. Dr. Özdemir, şöyle konuştu:
''Gözünüzdeki lensten, dişteki implanta, ortopedik cihazlardan hastanelerdeki ameliyat malzemelerine kadar tüm ürünler biyomedikal ürünüdür ve hepsi bilim ile üretilir. Biyomedikal ürünler, mühendislik ile tıbbın izdivacının çocukları. Ne yazık ki bu alanda Türkiye'den dış ülkelere ciddi bir para kaçağı söz konusu. Eğer biz bu teknolojileri ülkemizde geliştirirsek, Türkiye yeni bir alanda daha öne çıkacak ve saygın hale gelecektir. Üretilen patentler ve araştırma bilgileri üretim ve sahaya dönerse, ülke ciddi derecede bundan katkı sağlayacaktır, öz güvenimiz artacaktır.''
-''5 bin biyomedikal mühendisine ihtiyaç var''-
Prof. Dr. Feramuz Özdemir, Türkiye'de biyomedikal alanında az sayıda bilim insanının yetiştiğine dikkati çekti. Akdeniz Üniversitesi'nde Mühendislik Fakültesi bünyesinde kurulan Biyomedikal Bölümü'nün de öğretim üyesi bulunamadığı için faaliyete geçemediğini kaydeden Özdemir, ''Türkiye'nin göz bebeği Akdeniz Üniversitesi, güzel bir üniversite. Bilim insanlarını destekliyor, ama buna rağmen biyomedikal alanında çalıştıracak insan bulamıyoruz. Bölümün faaliyete geçebilmesi için en az 5 öğretim üyesine ihtiyaç var ama bu sayıda akademisyen yok'' diye konuştu.
Türkiye'de biyomedikal alanında kendini yetiştiren bilim insanlarının daha çok yurt dışında çalışmayı tercih ettiğinin altını çizen Prof. Dr. Feramuz Özdemir, bu kişilerin biyomedikal alanında gelişmiş ülkelerde çalışarak daha çok para kazanmayı seçtiklerini söyledi.
Bugün Türkiye'nin 5 bin biyomedikal mühendisine ihtiyacı olduğunu vurgulayan Özdemir, Türkiye'deki üniversiteler arasında 12-13'ünde biyomedikal bölümü olduğunu, bu alana yatırımlar arttıkça biyomedikal alanında yetişen personelin beyin göçünün de önlenebileceğini kaydetti.
-''Yüzde 80 dışa bağımlıyız''-
Mühendislik Fakültesi Elektronik ve Elektrik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ömer Halil Çolak da Türkiye'nin biyomedikal ürünlerde yüzde 80 dışa bağımlı olduğunu bildirdi. Çolak, biyomedikal sektörünün gelişmesi için tıp alanında çalışan bilim insanlarının bu alana daha çok zaman ayırması gerektiğini söyledi.
Elektronik ve Elektrik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Süleyman Bilgin, biyomedikalin, tıp, elektrik, elektronik ve makine mühendisliği bilgilerini içeren multi disipliner bir dal olduğunu anlattı.
Türkiye'nin kendi biyomedikal ürünlerini üretmeye başlamasının öncelikle ''marka'' yaratmakla başlayacağını dile getiren Bilgin, hem doktorların hem de hastaların tanınmış ve kalitesi onaylanmış markalara ait biyomedikal ürünleri kullanmayı tercih ettiğinin altını çizdi.
HABER 7
İVEK © 2016 / Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.
İLETİŞİM