"1 Nisan'da tüm kurumlar avuç içi damar izi sistemine geçecek"
Avuç içi biyometrik kimlik doğrulama uygulamasına da değinen Acar, “Uygulamanın hayata geçirilmesindeki ertelemenin sebebi vatandaşlarımızın mağdur olmaması ve sağlık hizmet sunucularının bir kısmının henüz hazırlanmamış olmalarıdır” dedi.
Sağlık hizmet sunucularına ‘1 Ocak’ta uygulamaya geçiyoruz’ diye iki kez bilgilendirme yazısı yazıldığına vurgu yapan Acar, gelinen noktada özellikle üniversite hastanelerinde bu sisteme geçilmediğini gördüklerini ve bu sorunun kendilerini üzdüğünü söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in basın toplantısında son tarih olarak 1 Nisan tarihini verdiğini kaydeden Acar, 1 Nisan tarihine kadar tüm özel hastanelerin avuç içi biyometrik kimlik doğrulama sistemine geçmeleri gerektiğini ifade etti. 1 Nisan 2013 tarihinin son tarih olduğunu açıklayan Acar, “1 Nisan’dan sonra artık avuç içi damar izi sistemine girilmeden sağlık hizmeti yapılamayacak” diye konuştu.
Sistemin uygulama usul ve esaslarının yayınlandığını belirten Başkan Acar, “Elleri olmayan vatandaş ile ilgili ayrı bir menü var. Provizyonunu bu ayrı menüden alacak. Bu durum ağır hasta olup hastaneye gidemeyen vatandaşlar için de geçerli. Bu konuda tanımlama yapılmayan durumlarda da herhangi bir sıkıntı yaşanmayacak. Biz sistem üzerinde ayrı bir tanımlama yapmak suretiyle Avuç içi biyometrik kimlik doğrulama sistemi dışında da provizyon vermeye dikkat edeceğiz” dedi.
BUZDOLAPLARIMIZ KULLANMADIĞIMIZ İLAÇLARLA DOLU
Sağlığa sadece tasarruf amacıyla yaklaşmadıklarını ifade eden Acar, “Türkiye’de sağlık konusunda çok yanlış bilinen, yanlış uygulanan konular var. Bu anlamda vatandaşlarımızın bilgilendirilmesinin çok önemli olduğunu tespit ettik. Dünya Sağlık Örgütü’nün araştırmasına göre hastaların yüzde 50’si ilaçları yanlış şekilde kullanıyor, dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri temel ilaçlara erişimden yoksun. İlaç konusunda da ciddi israf boyutu var” diye konuştu.
SGK’nın 12 ilde 1200 haneyle yaptığı saha araştırmasında evde bulunan ilaçların yüzde 8,1’inin son kullanma tarihlerinin geçmiş olduğunu vurgulayan Başkan Acar, 2012 yılında ortalama 1,5 ilacın çöpe atıldığını söyledi. Türkiye genelinde her evde 10,6 ilaç kutusunun bulunduğunu belirten Acar, “Buzdolaplarımız kullanmadığımız ilaçlarla dolu.
İnsanların yüzde 91,1’i bu ilaçlarını çöpe atmayı düşünüyor. Yani biyolojik anlamda da çevreyi kirletiyoruz. Türkiye’de bilinçli bir ilaç kullanımı söz konusu değil. Vatandaşlarımızı bu ve benzeri konularda akılcı ilaç konusunda mutlaka bilgilendirmemiz gerekiyor” dedi.
Bu konuda vatandaşların bilgilendirilmesi konusunda ‘Sağlıklı Yaşam Bilgileri’ isimli rehber kitabın Ocak ayı içerisinde 2 milyon aileye gönderileceğini kaydeden Başkan Acar, kitabın yaklaşık 8 milyon kişiye ulaşacağını söyledi. Acar, “Nasıl beslenmemiz gerektiği, obeziteden nasıl korunmamız gerektiği, sağlık kuruluşu ve hekimlere nasıl müracaat edeceğimizi, hangi ilaçları nasıl ve ne şekilde kullanmamız gerektiği gibi konuları içeren bilgilerin yer aldığı Sağlıklı Yaşam Bilgileri Rehberi” adlı kitabı aynı zamanda Kurumun internet sitesinde yayınlayacakları ifade etti.
2012 BÜTÇEMİZİ 5,4 MİLYAR LİRA PRİM GELİRİ ÖNGÖRÜSÜNÜN ÖTESİNDE BİR ARTIYLA KAPATTIK
2012 yılında SGK için 25,4 milyar lira açık öngörüldüğünü, ancak Ekim ayı itibariyle 20,5 milyar lira gerçekleştiğini kaydeden Acar, “Yani 4,9 milyar lira bütçede öngörünün ötesinde pozitif bir gerçekleşme var. Bu son derece önemli” diye konuştu. Bu durumun temel nedeninin prim gelirlerinde yaşanan olumlu gelişme olduğunu söyleyen Acar, “Prim gelirlerimiz 93,5 milyar lira öngörülmüş, 98,9 milyar lira gerçekleşmiş. Yani 5,4 milyar lira prim geliri öngörüsünün ötesinde bir artıyla kapatmışız bütçemizi. Bu ülkemiz açısından, Kurumumuz açısından son derece olumludur” dedi.
